Arı Sokması Tedavisi

Arı Sokması

Arı; ülkemizde doğal olarak bulunan ve bal üretmek amacıyla açık alanlara konuşlu kovanlarda bakılan uçar bir böcektir. Yurdumuzda bal arısı, sarı arı ve eşek arısı türleri bulunmaktadır. Arı vücudunun arka kısmındaki zehir kesesi ve iğnesi ile insan dahil her canlıyı sokma ve zehirleme kapasitesine sahiptir. Normalde arı saldırgan değildir ancak sıcak havalarda ve kışkırtılığında bu davranışı değişir ve herşeyi göze alarak saldırır. Saldırgan bir arının varlığı ortama yaydığı koku ve davranış sinyalleri ile diğer arıları da saldırganlaştırır. Uyarılmış bir arı karşısındaki canlıyı refleks olarak sokar ve zehir kesesindeki sıvıyı deri altına zerk eder. Arı sokma işleminden sonra iğnesini çıkartmak ister ancak bunu başaramaz ve iğne, zehir kesesi ve bir kısım iç organla beraber doku üzerinde kalır. Arı zehiri farklı sistemleri etkileyen bir toksin karışımıdır. Bunların bir kısmı sinir

sistemini etkilerken bir kısmı da bağışıklık sistemini etkileyerek dokuda bir tür yangıya yol açar. Ancak arı sokmasının en korkulması gereken etkisi aşırı duyarlı kişilerde ortaya çıkan “alerjik reaksiyon” dur.

Belirti ve Bulgular

Arı sokması genelde kısa süreli bölgesel rahatsızlığa yol açmasına karşın, sokma sayısının artması ve sokma yerine bağlı olarak tüm vücuda yayılan ciddi sıkıntılara hatta ölüme neden olabilir.

Tekli arı sokmalarında iğne giriş deliğinde ağrı ve daha sonra yine bu bölgeden başlayıp

genişleyen yanma ve şişme en belirgin bulgudur. Bazen kaşıntı da gözlenir. Sokma bölgesi muayene edildiğinde iğne sıklıkla bulunur. Eğer birden fazla sokma varsa bu bulgular şiddetlenip artar. Boyun bölgesinden veya meyve yerken yanlışlıkla arının yutulması durumunda boğazdan sokma olduğndaki bulgulara ek olarak solunum ve yutma güçlüğü de görülür. Erişkin insanda tekli arı sokması birkaç saat süren bir rahatsızlığa neden olmasına rağmen, çoklu sokmalarda, küçük çocuklar ve bebeklerde ciddi tehlikelere yol açabilir. Genetik yapısı uygun bireylerde tekrarlayan arı sokmaları arı alerjisi geliştirebilir. Bu duruma rastlanma sıklığının %1-3 olduğu bilinmektedir. Arıcılık yapanlarda ve bu bölgelerde yaşayanlarda risk daha fazladır. Hassas bireylerde arı sokmasıyla hızla tüm vücuda yayılan şişme, kızarma ve bunu takip eden solunum zorluğunun görüldüğü çok ciddi bir klinik tablo ortaya çıkar. Bu durum şoka ve bazen de ölüme neden olabilir ve acil

tıbbi yardım gerektirir. Hastanın kısa sürede bir sağlık merkezine ulaştırılması gerekir.

Korunma

Alerjik bireylerin arı sokmalarından özellikle sakınmalıdırlar. Bunun için sıcak yaz aylarında arıcılık yapılan yerlerde bulunmak, parfüm kullanmak, terli dolaşmak, açık yerlerde meyve yemek, çiçek desenli kıyafetler giymek, piknik yapmak tehlikelidir. Hassas bireylerin dışarıda şapka eldiven takmaları, yanlarında alerjik olduklarını belirten bir belge taşımaları ve acil durumlarda en yakın sağlık kurumuna baş vurmaları hayat kurtarıcı olabilir.

Tedavi

Arı, iğnesi ile beraber zehir bezinide bıraktığı için, bir cımbız kullanarak iğne deriye giriş yerinin hemen üstünden tutularak çıkartılmalıdır. Eğer yanlışlıkla zehir bezi tutulursa, bu işlem bezi sıkıp uyararak daha fazla zehirin vücuda girmesine neden olur. Cımbız bulunmazsa tırnak ucuyla iğne ters yönde sıvazlanarak da çıkartılabilir. Bölgeye soğuk uygulanarak oluşan şişlik azaltılabilir. Ağrı, kaşıntı ve kızarık için sağlık kurumuna danışmak uygundur. Hassas bireyler sokulduğunda sokma bölgesi hemen üzerinden bantlanmalı, soğuk uygulanarak rahat nefes almasına imkan verecek bir pozisyonda yatırılarak, koşturmadan hızla en yakın sağlık kuruluşuna ulaştırılmalıdır. Şok tedavisi sadece uzman sağlık personeli tarafından yapılabilir. Bu nedenle hasta yakınları bu durumla karşılaştığında hastayı kendileri tedavi etmeye kalkışmamalı hemen en yakın sağlık kurumuna nakil etmelidirler. Uzun vadeli korunma yöntemi için hassas bireyler aşılama yöntemi ile tedavi edilmelidir.

 

 

Yorum yapın