Diş Kırılması Neden Olur ?

Diş Kırılması

Yaklaşık olarak her beş çocuktan biri acil tedavi gerektiren ağız – yüz bölgesi yaralanması geçirmektedir. Beş yaş grubu çocukların 1/3’Ü, 12 yaş grubu çocukların ise %20-30’unda diş yaralanma­sı görülmektedir. Okul öncesi dönemde, fi­ziksel büyümeyle birlikte kazanılan hare­ketliliğe karşın çocuğun hareketlerini tam olarak kontrol edememesi ve denge duyu­sunun henüz yeterince gelişememiş olma­sı, 2-3 yaş çocuklarının daha fazla yaralan­ma ile karşı karşıya kalmalarına neden ol­maktadır. Okul çağı çocuklarında ise yara­lanmalar en sık 7-9 yaş döneminde ve er­kek çocuklar daha fazla görülmektedir.

Üst çene ön bölge dişleri yaralanmalarda en fazla zarar gören dişlerdir. Çarpma, düşme, trafik kazaları, spor yaralanmaları  ve kavga başlıca yaralanma nedenleridir. Süt dişlerinde meydana gelen yaralanma­lar, daha çok dişleri destekleyen kemik, di­şeti gibi çevre dokularını etkiler. Yaralan­manın şiddetine bağlı olarak dişlerde gevşeme – kısmen veya tamamen ye­rinden ayrılma ve gömülme gelişebilir. Bu­na ek olarak ağız bölgesi ve çevre yumuşak dokularda ezilme, kesik ve yırtık görülebi­lir. Herhangi bir nedenle süt dişlerinde bir yaralanma meydana gelmişse (sadece çarp­ma bile olsa) en kısa sürede bir diş hekimi-ne (pedodontist= çocuk dişhekimi) başvu­rulması tedavinin başarısını ve en önemlisi çocuğun ağız diş sağlığını olumlu yönde et­kileyecektir.

Okul dönemi çocuklarında meydana gelen yaralanma sonucu dişlerde çatlama, kırılma (kron veya kök), sallanmagevşeme, gömül­me, kısmen veya tamamen yerinden ayrıl­ma görülebilir. Buna ek olarak kök kırıkları da gelişebilmektedir. Süt dişlerinde olduğu gibi daimi dişlerde de bir kaza meydana gelmişse en kısa sürede dişhekimine (pedodontist= çocuk dişhekimi) başvurmak gerekir. Ağız içinde görülemeyen yaralan­malar dişhekimi tarafından belirlenip en kı­sa sürede tedavisi yapılır.

Meydana gelen yaralanma dişin kırılmasına neden olmuşsa ve kırılan parça mevcutsa yapıştırma işlemi uygulanarak diş eski for­muna kavuşturulabilir. Kırılan parçanın mevcut olmaması halinde estetik dolgu ile kırık bölgenin tamiri mümkün olabilir. Ya­ralanma sonrası geçen zamana ve yapılacak muayene sonucuna göre dişhekimi uygun tedavi seçeneği konusunda karar verecek­tir. Bu nedenle erken başvuru çok önemli­dir.

Yaralanma dişlerin destek dokularını etki­lemişse zaman kaybetmeden durumun te­davisi için dişhekimine başvurulmalıdır.

Yaralanma sonucu diş yerinden tamamen ayrılabilir (çıkabilir). Böyle durumlarda diş mümkünse hemen yerine yerleştirilmeli ve dişhekimine ulaşmaya çalışılmalıdır. He­men yerleştirme mümkün olmadıysa ve diş 1-2 saat içinde bulunmuşsa; öncelikle kök kısmına el değdirmeden akan su altında üzeri yıkanmalı ve mümkünse süt içinde (soğuk ve kutu süt), değilse dil altına yer­leştirilerek hemen dişhekimine başvurul­malıdır.

Yaralanma sonrası tedaviyi takiben dişhekimi antibiyotik, ağrı kesici ve ağız gargarası reçete edebilir. İlaçların düzenli kullanıl­ması ve ağız bakımına özen gösterilmesi gereklidir. Yaralanmanın şiddetine göre diş kırılmaları genellikle sorunsuz bir iyileşme süreci göstermekte iken dişin destek doku­larını (kemik ve dişeti gibi) etkileyen yara­lanmalarda duruma göre tedavinin seyri çok değişmektedir. Yapılan uygun tedavi­ye rağmen sıklıkla kökte erime oluşabilir ve ilerlemesi halinde dişin kaybı söz konu­su olabilir.

Erken yaşta meydana gelen süt ön bölge diş kayıpları önemli sorunlar ortaya çıkart­maktadır. Çocuklarda üst çene süt ön böl­ge dişleri konuşma gelişimi, çiğneme fonk­siyonu ve psikolojik gelişime önemli katkı­larda bulunur. Süt ön bölge dişlerinin yara­lanma nedeniyle erken kaybı çenelerin ge­lişimini de olumsuz yönde etkilemektedir. Üst çene ön bölge dişlerini kaybeden 2-4 yaş grubu çocuklarda konuşma gelişimi ge­riliği gelişebileceği göz önünde bulundu­rulmalıdır.

Herhangi bir nedenle ön yüz bölgesinde meydana gelen bir yaralanma ya da en ba­sit şekli İle çarpışma sonrası mutlaka bir dişhekimine başvuruda bulunulması çocu­ğun ağız diş sağlığının korunmasında çok önemli bir katkıda bulunacaktır.

Yorum yapın