Glomerülonefrit

Glomerülonefrit Hastalığı Nedir ? Glomerülonefrit Tedavisi

Glomerül; böbrek süzme sisteminin en küçük yapısına verilen isimdir.

Glomerül hastalığı, glomerülerde yangı veya glomerülü oluşturan küçük damarların duvarının nedbeleşmesi (sertleşmesi) olarak tanımlanabilir.

Glomerulonefritlerde idrarla aşırı miktarda protein atılır (proteinüri), kan proteinlerinde azalma (hipoalbüminemi), vücutta şişlik (ödem), kanlı idrar (hematüri), böbrek işlevlerinde bozulma, arteriyel kan basıncında artma gibi bulguların biri veya birkaçı birlikte bulanabilir. Bu nedenle hasta veya yakınları yüzde, göz kapaklarında şişme, bulanık kanlı idrar ve baş ağrısı gibi belirtileri fark edebilirler.

Glomerüler hastalıkların sebepleri

İnfeksiyonlar (streptekok, AİDS, hepatit C, hepatit B gibi) çeşitli ilaçlar (steroid olmayan ağrı kesici ilaçlar) ve zehirler (eroin) doğrudan glomerülonefrite yol açabildiği gibi bazı kanserler (akciğer, mide bağırsak sistemi kanserleri), şeker hastalığı (Diyabet), ailevi akdeniz ateşi seyrinde oluşabilen amiloidozis ve bağışıklık sistemi hastalıklarına (sistemik lupus eritematozus, SLE) bağlı olabilir. Az sayıda da olsa bir grup glomerülonefritler kalıtsaldır. Ancak herhangi bir nedenin saptanamadığı idiyopatik glomerülonefrit ismi verilen grup çoğunluğu oluşturur. Bazen da birkaç neden birlikte glomerülonefrite yol açabilir.

Tanı

Bir günde idrar ile birlikte atılan protein miktarının 3 gr’dan fazla olması, idrarın mikroskopik incelemesinde özgün şekilli alyuvarlar ile özgün şeklini yitirmiş alyuvarlar (alyuvar silendirler) görülebilir. Bu bulgular birlikte veya tek başınadır. Kanda üre ve kreatinin yükselmiş olması böbreklerin süzme işlevinin bozulduğunu yansıtır.

Glomerüler hastalıkların kesin tanısı, iğne ile böbrekten alınan parçanın farklı mikroskopik yöntemler ile incelenmesi sonrasında ortaya çıkar. Biyopsi, tanının yanı sıra hastalığın nedeni, gelecekteki seyri ve tedavi seçiminde en kıymetli yönlendiricidir. Bu nedenle biyopsi yapılmaksızın tedavi şemasının belirlenmesi ya da hastalığın geleceği konusundaki yorumlar bilimsel yanılgılara neden olur.

Tedavi

Hastalığın oluşmasına neden olan birincil nedenlerin tedavisi ile glomerüler hastalık gerileyebilir. Örneğin; mide bağırsak sistemindeki tümörün cerrahi olarak çıkarılması, şeker hastalığında kan şekeri ve kan basıncının düzenlenmesi gibi yaklaşımlar glomerüler hastalığın önemli ölçüde kontrol altına girmesini sağlar.

Glomerüldeki doku hasarına yönelik olarak uygulanacak tedavi, biyopsi verilerine göre planlanan kortikosteroid, azatioprin, siklofosfamid ve benzeri bağışıklık sistemini etkileyen ilaçlar ile yapılan uzun süreli tedavi şemalarıdır. Biyopside amiloid belirlenen hastalar kolsişin ile tedavi edilirler. Aşırı hipoproteinemisi olanlarda protein içeren ilaçlar, kan basıncı yüksek olanlarda antihipertansifler kullanılmalıdır. Bazen böbrek işlevlerindeki bozulma o denli şiddetli olur ki hasta aniden kendi böbrekleri ile yaşamını sürdüremez olur ki bu hastalarda acil diyaliz tedavisine gereksinimi vardır.

 

Yorum yapın