Hodgkin Lenfoma (Çocuk)
Vücutta mevcut bezelerden ve nadiren karaciğer, dalak ve cilt gibi organlardan başla-yabilen bir beze tümörüdür. En sık boyun bezelerinden köken alırlar.
Yaş ve Cinsiyet
Çocuklarda 10 yaş civarında ve erişkinde 50 yaşından sonra olmak üzere hayat boyu iki dönemde yoğunlaşır. Gelişmekte olan ülkelerde başlangıç yaşı 10 yaşın altına düşmektedir. 15 yaşın altındaki çocuklarda yılda görülme sıklığı yaklaşık milyonda 5-7 olup, hafifçe erkek çocuklarda fazla görülür.
Risk Faktörleri
Sık viral enfeksiyon geçirenler, doğuştan bağışıklık sistemi bozukluğu olan çocuklar, sara nöbetleri için ilaç alan hastalar risk altındadır.
Belirti ve Bulgular
Çocuklarda hastalık en sık %80 oranında boyun lenf bezlerinden başlar. Komşu bezlere yayılım riski oldukça yüksektir. Boyunda ağrısız ve lastik kıvamında, üzerinde kızarıklık olmayan ve sıcaklık hissedilmeyen ve büyüklükleri 2 cm çapından fazla mobil (hareketli) bezelerin varlığında doktor kontrolü gerekmektedir. Bu bezeler zaman zaman küçülüp tekrar ortaya çıkarak yanılmaya neden olabilir. Gece terlemesi ve hemen hemen günün aynı saatlerinde tekrarlayan ateş, ayrıca son 6 ayda ağırlığının %10’undan fazla zayıflama olması tanıyı desteklemesine rağmen bu bulgular çocukların %30’unda tanımlanabilir. Bunların yanında daha az sıklıkta karın şişliği, kuru ve devamlı öksürük, deri döküntüleri ve iştahsızlık ve yorgunluk hissi uyarıcı olmalıdır.
Tanı
Bezelerden alınan biyopsilerle kesin tanı konulur. Herhangi bir kan tahlili ile kesin tanı konulamaz. Kan tahlillerinde hastalığın yaygınlığı ve organların verilecek tedaviye uygunluğu saptanabilir. Ayrıca hastalığın yaygınlığını saptamak için lenfatik bölgelerin tomografisi çekilmeli ve gerekirse (yaygın hastalık düşünüldüğünde) kemik iliği alınarak değerlendirilmesi yapılmalıdır. Hastalık daha az oranda boyun dışında, mediasten dediğimiz akciğerler arası bölgeyi ve karındaki bezeleri, karaciğer ve dalağı tutarak bu organlarda şişlikler yapabilir. Yapılan tetkiklerle hastalığın evreleri saptanarak bu evrelere uygun olduğu belirlenen çoklu ilaç tedavileri ve ışın tedavileri planlanır.
Tedavi
Son 30 yılda bu hastalığın tedavisinde büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Hastalık ve tedavi risklerine uyarlanmış tedavi yöntemleri çoklu ilaç tedavileri ve ışın tedavilerini içermektedir. Özellikle erken evreli çocuklarda mükemmel (%100) hastalıksız yaşam oranlan elde edilmektedir. Mükemmel sonuçlar elde edildiğinden amaç, tedavi ve hastalığa bağlı erken ve geç yan etkileri ortaya çıkarmadan çocukların önündeki yaşamın kaliteli ve verimli olmasını sağlamaktır. Daha önceleri kullanılan yüklü kemoterapi ve ışın tedavisi miktar ve dozları, tedavi sonuçlarının değiştirmeyecek şekilde azaltılarak yan etkilerin ortaya çıkmaması ve iyi hayat kalitesi sağlanmaya çalışılmaktadır.
Tedavi sonunda başlangıçta daha sık, ancak hastalık tekrarı olmadıkça aralıkları uzayan kontroller şarttır. Bu kontroller hem hastalık tekrarı, hem de tedavilerin yan etkilerini kontrol etmek bakımından çok önemlidir.
Hodgkin Hastalığında sorunlar
Hastalığın başlangıcındaki ve tedaviye bağlı yan etkileri genellikle orta derecede olup, dikkatli ve yakın takiple ve destek tedavileri ile kontrol altına alınabilinir.
Erken sorunlar; Bulantı, kusma, alopesi (saç dökülmesi) ve sık enfeksiyonlardır. Geç yan etkiler ise genellikle tedavilere bağlıdır. Hastanın yaşına ve ışın tedavisinin dozuna bağlı olarak görülen tiroit bezi yetersizlikleri, akciğer ve kalple ilgili sorunları (sık enfeksiyon ve yetmezlik), gonadal yetmezlikler ve de en önemlisi ikincil kanserlerdir.
Takip
Hodgkin lenfoma tedavisi alan hastaların tedavi kesimi sonrasında erken ve geç sorunlar yönünden en az 10 yıl takipleri gerekmektedir, ilk yıl ayda bir, ikinci yıl iki ayda bir, üçüncü yıl üç ayda bir, dördüncü yıldan sonra ise altı ayda bir kontrollere gelmelidir.
Her kontrolde yapılması gerekenler; hikaye (anamnez), tam fizik muayene, tam kan sayımı, ve iki yönlü akciğer grafileri gözden geçirilmelidir. Çocuğun seksüel gelişimi dahil olmak üzere tüm gelişim basamakları değerlendirilmelidir. Akciğer ve kalple ilgili testler ise klinik bulguları varsa yıllık kontrollerle takip edilmelidir.
Sonuç
Bu hastalıkta özellikle erken evrelerde (Evre I ve II) çocuk onkoloji merkezlerinde tedavi ve takip edilen çocuklarda yaşam oranları %90-100’dur. İleri evre hastalarda da (Evre III ve IV) yaşam oranları %50-70’e düşmektedir.