Makula Dejenerasyou Tedavisi

Gözün görme merkezinin (makula) hasarı genel olarak 2 grupta incelenirler:

Juvenil Makula Dejenerasyonları

Çocuklarda görülen, genellikle hayatın ilk 10 yılında bulgu veren, genetik geçişin önemli olduğu ve özellikle akraba evliliği ile ortaya çıkabilen hastalıklardır. Nadir görülen bu hastalıklarda görme kaybına genellikle gece görmede azalma, renkli görmenin bozulması ve gözde titreme hareketi (nistagmus) eşlik edebilir. Başarılı bir tedavisi olmayan bu grubun tedavisinde genetik çalışmalar ve rehabilitasyonunda ise az görenlere yardım cihazları önerilebilir. Bu grup hastalığa örnek olarak halk arasında “Tavuk Karası” olarak bilinen Retinitis Pigmentosa‘yı verebiliriz.

Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu

Daha sık görülen ve genellikle yaşlılarda ortaya çıkan tablodur. Elli yaş üzerinde görme kaybının en önemli nedenidir. 50-64 yaş arası %2, 65-75 yaş arası %11 ve 75 yaş üstünde ise %28 sıklıkta görülür. Halk arasında “sarı nokta hastalığı” olarak bilinen, genellikle yaşlılarda rastlanan gözün görme merkezinin (makulanın) hasan ve kanaması olarak bilinen “yaşa bağlı makula dejenerasyonu”, hastanın görme alanının ortasında giderek büyüyen bir leke olarak ortaya çıkar.

Görme zamanla azalır ve merkez karanlık bir adacık haline gelir. Merkez çevresindeki retina (ağ tabaka) sağlam olduğundan körlük olmaz ancak görme azalır. Hasta bu karanlık adacığın çevresinden görür. Her iki gözü de etkileyen ve ilerleyince hastanın bağımsız yaşama yeteneğini kaybettiren yaşa bağlı makula dejenerasyonu, önce bir gözde başlar ve genellikle yavaş seyreder. Bu nedenle hastaların önemli bir bölümü, gözlerinden birisinin az gördüğünü ilerleyen dönemlerde fark eder. Belirtileri yaşlılığın doğal bir sonucu olarak görüldüğü için toplumda fazla bilinmeyen bu hastalık ileri safhalarda körlüğe neden olabilir.

Belirti ve Bulgular

Bu hastalığın belirtileri görme alanının ortasında giderek büyüyen lekeler oluşması, cisimlerin küçük görülmeye başlanması, çizgilerin itilmesi ya da kırılması, çarpık görme ve bakılan yerde net görmenin kaybolmasıdır. Bu şikayetleri bulunan hastaların vakit kaybetmeden doktora gitmeleri gerekmektedir.

Risk Faktörleri

Yaşlılık (en önemli risk faktörüdür)

Ailede yaşa bağlı makula dejenerasyonu bulunması

Bir gözde yaşa bağlı makula dejenerasyonu bulunması

Sigara kullanımı ve vitamin eksikliği

Güneş ışığının ultraviyolet etkisi

Hipertansiyon ve kolesterol yüksekliği

Cinsiyet (kadınlarda erkeklere göre biraz daha sık görülmekte)

Korunma

Görme merkezi hasarlarından korunmak için sigarayı bırakmak, beslenme alışkanlığını değiştirerek sebze,meyve ağırlıklı gıdalara geçmek, güneş ışınlarından korunmak ve yıllık göz kontrollerini unutmamak gerekmektedir. Evde hastanın kendi başına yapabileceği Amsler Grid Testi ile hastalığın ilerlemeden önce saptanması mümkün olabilmektedir.

Amsler Grid Testi (Kareli Kağıt Testi)

Amsler Grid testi rutin bir göz muayenesinin karşılığı olmasa da yaşa bağlı makula dejenerasyonu hastalığının erken belirtilerini evde kendinizin uygulayarak saptamanızı sağlayacak bir şemadır.

Her göz doktorundan kolayca temin edilebilecek bu testin 40 yaş üzeri herkes tarafından belirli aralıklarla uygulanması önerilir. Bu şemayı iyi aydınlatılmış bir odada, uygun okuma mesafesinde ve ortadaki nokta tam göz hizasına gelecek şekilde duvara asınız veya okuma mesafesinde elinizde tutunuz. Normalde okumak için kullandığınız gözlük varsa takınız. Bir gözünüzü elinizle kapatın ve açık olan gözle tam ortadaki noktaya odaklanın. Şemada yer alan büyük karenin her 4 köşesini de görüp görmediğinize dikkat edin. Her iki gözünüz için ayrı ayrı uygulamayı tekrarlayın. Eğer her köşeyi göremiyor ya da çizgilerde dalgalanma, kırılma, bulanıklık görüyorsanız, sizde yaşa bağlı makula dejenerasyonu hastalığı belirtileri var olabilir. En kısa zamanda bir göz hekimine başvurun.

Yaşa bağlı makula dejenerasyonunun iki tipi bulunmaktadır.

  • Kuru Tip
  • Yaş (kanamalı) Tip

Daha sık görülen kuru tip retina tabakaları altına lipid (yağlı) madde birikmesiyle oluşur. Daha yavaş ilerler, bu nedenle görme kaybı daha azdır ve daha uzun sürede ortaya çıkar. Kuru tip bazen yaş tipe doğru değişim gösterebilir. Daha az rastlanan yaş tip ise bu hastalığın neden olduğu görme kaybının %90’ından sorumludur. Retinada zar oluşumu gösteren yaş tip, hasta bölgede oluşan bozuk kılcal damarların retinaya doğru ilerlemesiyle oluşur. Bu tip, ani görme kaybına yol açabilir. Özellikle hastanın bir gözünde zar oluşumu varsa, diğer göz de tehlikededir, (bir yıl içinde %22 oranında diğer gözde hastalık başlar).

Tanı

Hastalığın erken dönemde belirti vermeden önce saptanması için, yıllık rutin göz muayenesi önemlidir. Şüpheli durumlarda ve kuru tip ile yaş tip ayrımını yapabilmek için gözün anjiografik (gözdeki damarlanmanın görüntülenmesini sağlayan tetkik) muayenesi önemlidir. Anjiografi ile maküladaki hasar ve anormal damar yapıları daha ayrıntılı olarak saptanıp tanı, takip ve tedavi planlanabilir.

Tedavi

Yaşa bağlı makula dejenerasyonu hastalığının tedavisinde bugüne kadar çeşitli yöntemler uygulanmıştır.

Kuru tipte çeşitli vitaminler (antioksidan maddeler de içeren vitamin) verilmesi ve cerrahi (retina pigment epiteli dokusunun nakli) gibi tedaviler denenmiştir. Ancak kuru tipte etkili olduğu ispatlanmış herhangi bir tedavi yöntemi yoktur. Kuru tipte, hasta takibe alınmakta ve genel sağlık açısından tavsiyelerde bulunularak önlemler alınabilmektedir.

Yaş tipte ise bu tipe özgü zar oluşumu saptandığında çeşitli tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Bu zarlar ne kadar küçükse tedavi ile o kadar başarılı sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Bu tedavi yöntemleri arasında; klasik LAZER uygulaması, cerrahi, foto-dinamik tedavi, antianjiojenik tedavi bulunmaktadır. Son yıllarda yaş tip yaşa bağlı makula dejenerasyonu tedavisinde en öne çıkan tedavi fotodinamik tedavidir. Bu tedavi şekli ışıkla aktif hale gelen bir ilacın damar içine verilmesini takiben yakıcı olmayan bir lazer uygulamasını kapsayan iki aşamalı bir tedavi şeklidir. Retinanın normal dokusuna ve damarlarına zarar vermediğinden görme merkezi altındaki kanamalarda da güvenle kullanılabilmektedir.

 

Yorum yapın