Mol Hidatidiform Hastalığı

Mol Hidatidiform Nedir? Mol gbeliği Nedir?  ( Gestasyonel Trofoblastik Hastalık)

Trofoblastik hastalık; kadın yumurtasının, bir genetik kromozom bozukluğundan dolayı, spermle döllendiği zaman, gebelik ürününün normal bebek değil, üzüm şeklinde içi su dolu kesecikler şeklinde oluşmasıdır. Yani bozuk, anormal bir gebeliktir, ama bebek yoktur. En basit şeklinin tıbbi adı ‘mol hidatidiform‘dur ve “mol gebeliği” olarak adlandırılır.

Bebek eşinin (plasenta) bir kısmının bozuk olduğu durumlarda bebek gelişebilir, buna kısmi mol denir, tespiti çok zordur ve bebek genellikle ağır anomalili ve erken doğar.

Ülkelere ve bölgelere göre değişir. Avrupa ülkelerinde 1500 gebelikte bir, buna karşılık güneydoğu Asya ülkelerinde 100 – 120 gebelikte bir gözükmektedir. Bunun sebebi olarak bu ülkelerde beslenme şekli olarak deniz yosunu, pirinç vs. gibi folik asitten zayıf yiyeceklerin tercih edilmesi gösterilmektedir. Mol gebeliği, ülkemizde de Urfa, Mardin, Diyarbakır gibi Güney Anadolu şehirlerinde sıktır.

Yaş: Çok erken yaşta gebe kalanlarda ve ileri yaş gebeliklerinde çok görülmektedir. Çok sayıda gebelik geçirmiş ve doğum yapmış kadınlarda da fazla görülmektedir. Tekrar etme şansı fazladır, bir kere mol gebeliği geçirmiş kadında bir daha ki gebelikte gene mol olma şansı %2 civarındadır.

Belirti ve Bulgular

Erken dönemlerde normal bir gebelikten farklı bulgusu yoktur. Kadın kendisini normal bir gebe gibi hisseder. Adet gecikmesi olur, gebelik testi pozitiftir. Memeler dolgunlaşır ve şişer, idrar sıklığı başlar. Yalnız, molde oluşan doku aynı bir tümör dokusu gibi çok hızlı büyüdüğü için, bulantı kusma çok fazladır. Rahim normal gebeliğe göre çok daha aşırı büyümüştür. Gebelik hipertansiyonu (preeklampsi) çok erken görülebilir, guatr gelişebilir. Daha sonra gebeliğin birinci ayları civarında aynen düşük tehdidi veya dış gebelikte olduğu gibi kanama başlar, bu yüzden mol gebeliği bu hastalıklara çok benzer.

Tanı

Bazen, kanamayla birlikte üzüm şeklinde parçalar düşmeye başlar, o zaman tanı kolaylaşır. Zaten halk arasında bu hastalığa üzüm gebeliği denir. Bu parçalar düşmeden önce tanı ultrasonografi (USG) ile kolayca konabilmektedir. Ultrasonografide bebek görülemez ve kar fırtınası manzarası denen çok tipik bir görüntü vardır. Ayrıca kanda yapılacak gebelik testinde de çok yüksek bir değer bulunacaktır.

Tedavi

Mol gebeliğinin tedavisi kürtajla rahim içerisindeki anormal dokuların boşaltılmasıdır.

Kürtaj için de rahmin delinme ve kanama riskinin en az olduğu vakum aspirasyon denen, bir tür negatif basınçlı pompa ile boşaltma tercih edilmektedir. Yaşlı, daha önce yeteri kadar çocuğu olan kadınlarda rahmin içindeki dokuyla birlikte çıkarılması (histerektomi) yapılabilir.

Seyir

Mol gebeliği hastalarının %80’inde rahmin boşaltılması ile düzelir. Hastaların %20’sinde ise koryokarsinom denen çok kötü seyirli bir kansere dönüşebilir. Bu nedenle mol geçiren hastalar en az bir yıl boyunca çok sık aralıklarla kanda gebelik testi ile (kanda βhCG) kontrol altında tutulmalıdır. Bu testin yükselmesi molün tekrar ettiği veya koryokarsinoma dönüştüğünün belirtisidir. Koryokarsinom çok hızla yayılan bir kanserdir. En fazla vajen, akciğerler, karaciğer ve beyine yayılır. Hızla öldürücü bir hal alır. Tedavisi kemoterapi denilen ilaç tedavisidir. Erken tanı ile tamama yakın tedavisi mümkündür. Mol veya koryokarsinom geçirip tam tedavi olan kadınlar bir yıl sonra tekrar gebe kalabilir ve sağlıklı doğum yapabilirler.

Yorum yapın