Yeni Doğanda Sifiliz (Frengi) Enfeksiyonu
Treponema pallidum (T.Pallidum) ‘un sebep olduğu sifiliz enfeksiyonları günümüzde azalmakla beraber önemini korumaktadır. Hamile kadınlarda latent (gizli kalmış) enfeksiyon olabileceği unutulmamalı ve takiplerinde dikkate alınmalıdır. Hamile bir kadın sifiliz geçirdiğinde tedavi edilmezse ölü doğum, düşük, erken doğum olabilir. Primer ve sekonder enfeksiyonlarda bebeğe geçiş %50 oranında iken latent sifılizde %10 civarında gerçekleşir. Enfekte bebekte hiç bir belirti bulunmayabilir ya da doğumda yaygın enfeksiyon bulguları olabilir.
Yaygın lenfadenopati, hepatosplenomegali, kansızlık, trom-bositopeni, sarılık, rinit, damak ve dilde yama görünümü, ağız çevresinde ve perianal bölgede kondilom, burun mukozasında Ülserasyon ve semer burun görünümü, alt ekstremite ve kalçalarda makulopapüler ya da büllöz döküntüler,kemik tutulumu (kılıç kını tibia), menenjit, göz tutulumu, koriyoretinit, üveit, miyokardit görülebilir. Tedavi edilmeyen vakalarda dişlerde Hutchison deformitesi, sağırlık, körlük ve kemik defektleri oluşur.
Hamile kadınlarda non spesifik treponemal testler (RPR ve VDRL titreleri) yapılmalı ve pozitif bulunanlarda daha spesifik testler uygulanmalıdır. Etkilenmiş bebeklerde serum IgM %90 pozitif bulunur. Cilt lezyonlarının mikroskopik incelemesinde T. Pallidum görülebilir. Doğumdan sonraki 3 ayda bebekte serum IgG antikor düzeylerinde 4 kat ya da daha fazla artış görülür. Ayrıca tam kan sayımı, biyokimya, uzun kemik ponksiyonu yapılır.
Yeterli sifiliz tedavisi almamış annelerin bebekleri de enfekte kabul edilmeli ve 10 gün boyunca benzil penisilin (60 mg/kg/gün, damar içi ya da kas içi enjeksiyon) veya prokain penisilin (30 mg/kg/gün, damar içi ya da kas içi enjeksiyon) tedavisi verilmelidir. Tedavi sonrasında ilk bir yıl her 3 ayda bir kontrole çağırılır, ve serolojik testler tekrarlanır. Titrelerde artma tespit edildiğinde tedavi tekrarlanır.