Şizofreni Nedir?

Şizofreni (akıl yarıklığı-ayrık akıl) Hastalığı Nedir? 

  • Şizofreni  Belirtileri? 
  • Şizofreni  Tedavisi?

Şizofreni algı, duygulanım, düşünce, davranış ve iletişimde bozuklukların olduğu ve 6 aydan uzun süren bir psikotik bozukluktur. Psikotik bozukluklar kişinin gerçekle bağlantısının bozulduğu rahatsızlıklardır.

Bir psikotik bozukluk atağı sırasında kişide sanrılar (belli bir çağda ve toplumda gerçeğe uymayan ve mantıklı düşünce ile değiştirilemeyen inançlar) ve/veya varsanılar (bir uyaran olmadığı halde işitme, görme, dokunma, tat veya koku algısı olması) gibi psikotik belirtiler bulunur.

Yaş

Şizofreni genellikle gençlik çağında başlar ve başlangıç yaşı erkeklerde daha erkendir. Şizofreni erkeklerde 10-25, kadınlarda 25-35 yaşlarında zirve yapar. Ancak geç başlangıçlı (>45 yaş) olgular da bulunmaktadır. Çocuklukta da ortaya çıkabilir ve çoğunlukla normal bir gelişimi takiben 5 yaşından sonra görülür. Bu türü nadirdir ve çocuklukta görülen otizm gibi diğer gelişimsel bozukluklardan ayırt edilmesi güçtür.

Cinsiyet

Şizofreni kadınlarda ve erkeklerde eşit oranda görülür. Ancak kadınlarda daha geç başlangıç olması nedeniyle genç erişkinler arasındaki şizofreni hastalarının yarısından fazlasının erkek olduğu söylenebilir.

Risk Faktörleri

Şizofreninin nedenleri açık değildir. Bir görüşe göre beynin bilgi işlemesinde sorunlar bulunmaktadır. Ailede şizofreni öyküsü bulunan bireylerde hastalığın ortaya çıkma riskinin daha yüksek olması nedeniyle genetik faktörlerin önemli bir rolü olduğu düşünülmektedir. Örneğin tek ebeveyni şizofreni olan bir çocukta hastalık gelişme riski %10 iken, iki ebeveyninde de şizofreni olmayan bir çocukta bu risk %1 ‘dir. Kanser ve diabet gibi birçok diğer tıbbi hastalıkta olduğu gibi şizofreninin genetik yatkınlık ve gelişim sırasında etki gösteren çevresel faktörlerin birleşimiyle ortaya çıktığı düşünülmektedir.

Son araştırmalarda şizofreni gelişme riskini arttıran bazı genler tanımlanmıştır. Bu genler sadece hasta olma riskini arttırmakta ve kendi başlarına hastalığa neden olmamaktadır.

Ek olarak araştırmalar şizofreni hastalarının beyin yapısında ve biyokimyasında sorunlara işaret etmektedir. Şizofreninin ortaya çıkmasında çevresel faktörlerin tetikleyici rolü üzerinde de durulmaktadır. Örneğin rahim içindeki gelişim ve doğum sırasındaki sorunların (örneğin enfeksiyon) yaşamın ileri dönemlerinde şizofreni riskini arttırabileceği öne sürülmektedir. Psikolojik ve sosyal faktörlerin de şizofreninin ortaya çıkmasında rolü olabileceği düşünülmektedir.

Belirti ve Bulgular

Hastalık genellikle aylar veya yıllar içinde gelişir. Başlangıçta belirtiler fark edilemeyebilir. Kişi gergin, uykusuz hissedebilir, dikkatini toplayamayabilir, içe kapanabilir. Hastalık ilerledikçe psikotik belirtiler ortaya çıkar. Şizofreniyi kesin olarak tanımlayan tek bir belirti yoktur.

Günümüzde şizofreni belirtileri genel olarak pozitif, negatif ve dezorganize (dağınık) belirtiler olmak üzere üç grupta ele alınmaktadır.

Pozitif belirtiler veya “psikotik belirtiler“, normal bireylerde olmayan, hasta bireylerde ise ek olarak bulunan özellikleri, yani sanrıları ve varsanılan tanımlamaktadır. Şizofrenide kötülük görme (izleniyor, öldürülecek, zehirlenecek gibi), büyüklük (ermiştir, Tanrıdır, peygamberdir, başbakandır gibi), alınma (hakkında konuşuyorlar, gülüyorlar, bakıyorlar gibi), erotomanik (herkes ona aşıktır gibi), beden görünümüyle ilişkili (bedeni değişiyor, büyüyor gibi), etkilenme (başkaları düşünce yolu veya gizli güçlerle davranışlarını yönetiyor gibi), düşünce sokulması (kafasına düşünceler sokuluyor gibi) ve benzeri düşünce okunması, yayınlanması, çalınması gibi sanrılar olabilir.

Şizofrenide sanrılar genellikle düzensiz, dağınık, tutarsız ve gariptir. Kural olmamakla beraber varsanılar (işitme, görme, dokunma, tat veya koku) şizofrenide daha çok işitme türündedir. Bunlar genellikle olumsuz sözler, küfürler, yön verici komutlar, yaptığı eylemleri tanımlayıcı seslerdir.

Dezorganize (dağınık) belirtiler anlam verilemeyen dağınık ve karışık düşünce, konuşma ve davranışları tanımlar. Şizofrenide konuşmada düzensizlik, dağınıklık, hızlanma, yavaşlama,anlamsız konuşma, kalıplaşmış yinelemeler, konuşma yankılanması, çok konuşma veya hiç konuşmama olabilir. Konuşmadaki bu değişikliklere düşünce akışındaki bozukluklar eşlik etmektedir.

Düşünceyi oluşturan sözcükler arasındaki mantıksal zincirin koptuğu veya bozulduğu gözlenebilir, konuşma tamamen anlamsız hale gelebilir. Yeni sözcükler, kavramlar türetilebilir. Çocuksu düşünce tarzı, soyutluktan çıkarak daha somut düşünme görülebilir. Davranış olarak garip yüz, göz hareketleri, kalıplaşmış yineleyici el, kol, beden hareketleri, donmuş gibi postür alma (donakalma), taşkın davranışlar, uygunsuz ve dağınık, amaca yönelik olmayan davranışlar (örneğin tükürme, soyunma, garip cinsel davranışlar) görülebilir.

Negatif belirtiler ise normal bireylerde olan, hasta bireylerde ise bulunmayan özellikleri tanımlamaktadır. Duygulanımda küntleşme, aktivitelere başlama ve sürdürmede güçlük, düşünce ve konuşma miktarı ve/veya içeriğinde fakirleşme, sosyal içe çekilme, ilgi ve istek azalması bu belirtilerdendir.

Şizofrenide aynı zamanda bilişsel belirtiler (bellek ve dikkat bozukluğu) de bulunmaktadır. Bilinç bozukluğu görülmez ancak, kişinin hatırlama ve planlama yetileri olumsuz etkilenir, dikkat ve motivasyonu azalır. Bu belirtilerin uzun dönemde hastaların geldiği noktayı belirleyen en önemli faktörler olabileceği belirtilmektedir. Şizofrenide aynı zamanda depresyon gibi duygu durum belirtileri de görülebilir.

Tanı

Şizofrenide tanı öykü ve muayene bulgularına dayanarak koyulmaktadır. Tanı konmasında yardımcı özgül laboratuvar testleri yoktur. Şizofreni tanısı koyabilmek için en az 6 ay süren bir hastalık süreci içinde varsanılar, sanrılar, dağınık davranış veya konuşma, donakalma davranışları veya kunt duygulanım gibi negatif belirtilerin iki veya daha fazlasının en az bir ay süreyle bulunması gerekir. Sosyal ve mesleki işlevsellikte bozulma eşlik etmelidir.

Ağırlıklı olarak bulunan belirti türlerine göre şizofreni 5 alt tip ile tanımlanmaktadır. Paranoid tipte sanrılar ve sıklıkla işitme varsanıları, dezorganize tipte dezorganize konuşma, davranış ve donuk veya uygunsuz duygulanım, katatonik tipte donakalma benzeri hareket belirtileri, ayrışmamış tipte ilk üç tip olarak sınıflandırılmayı sağlayamayacak belirtiler, rezidüel tipte de negatif belirtiler ön plandadır.

Tedavi

Şizofreni antipsikotik ilaçlarla (tipik/klasik veya atipik/yeni kuşak) tedavi edilir. Antipsikotiklere yanıt 4-6 haftada alınır. Yeterli yanıt alınmadığı takdirde doz arttırılabilir veya ilaç grubu değiştirilebilir. Ayaktan tedavi mümkün olmakla beraber, ağır psikotik belirtileri olan ve çok dağınık hastalarda hastaneye yatırarak tedavi tercih edilir. Şizofreni tanısı alan hastalarda tek psikotik atak geçirmiş olan hastada tedavinin 1-2 yıl, birden çok atak geçirmiş olan hastada 5 yıl sürdürülmesi, sık atak geçiren, şiddet eğilimi ve ciddi intihar girişimleri olan hastada sürekli tedavi önerilmektedir.

Bireysel, grup veya aile terapileri gibi çeşitli psikoterapiler de hastanın ve ailesinin uyumunu arttırma ve destek amaçlı olarak kullanılmaktadır. Sosyal beceri eğitimi de yararlı olmaktadır.

Seyir

Şizofreni için farklı sonlanımlar söz konusudur. Tedavi hastaların %60’ına yakınında yararlı olmaktadır. Çoğu hastanın belirtileri ilaç tedavisiyle düzelmekte ve bir bölümünde zamanla çok belirgin iyileşme görülmektedir. Ancak diğerlerinde işlevsellikte kayıp ve tekrarlayan atak riski sürmektedir.

Yorum yapın