Trigger Finger (Tetik Parmak) Hastalığı
Genellikle 1. parmakta diğer parmaklara göre daha sık görülen tetik parmağın klasik bulgusu parmağın sürekli kaldığı kapalı pozisyonundan açık pozisyona zorlanarak getirilmesi veya ilerlemiş olgularda hiç getirilememesidir. Tetik parmak doğuştan bir anomali olabileceği gibi, belirli hastalıklar (romatoid artrit gibi) veya ele yönelik travmalar sonrasında da ortaya çıkabilir. Oluşma mekanizması parmağı kapatma (ele yaklaştırma) işini yapan kirişlerin (fleksör tendon) etrafındaki makara sisteminin sıkılaşması ve kiriş hareketine izin vermemesidir. Doğuştan olgularda, parmağın ele birleştiği bölgenin üzerinde veya bunun hemen yakınında, kiriş hattı üstünde bir nodul (kitle) ele gelir. Bu yapı sürekli travmaya maruz kalan kiriş veya onu saran makaradan kaynaklanır. Doğuştan olguların üçte birinde 1 yıl içerisinde kendiliğinden iyileşme görülebilir. Bu nedenle cerrahi girişim için 2 yaşına kadar beklenebilir. Üç yaşından sonra yapılan girişimlerde kalıcı deformitelerin oluştuğu bilinmektedir.
Daha ileri yaşlarda ortaya çıktığı durumlarda ise nodüle genellikle rastlanmaz. Tipik bulgusu, parmak kapatıldıktan sonra, açmaya yeltenildiği zaman parmağın takılması, açmak için daha fazla güç sarf edildiği zaman ise bir atma sesiyle birlikte “tık sesi” boşalarak açılması, yani tetiklenmesidir. Kiriş akşam uyurken oldukça yumuşaktır. Parmaklar normal pozisyonda, yani yarı kapalı durumdadır. Sabahları parmak bu pozisyonda sabittir ve açılmak istendiğinde tetiklenme başlar. Tetik parmağın tedavisinde üç ana yaklaşımdan bahsedilebilir. Bunlardan ilki herhangi bir cerrahi işlemin uygulanmadığı koruyucu tedavidir.
Özel atellerle el istirahati sağlanır ve ödem azaldıktan sonra parmak hareketi gözlenir. İkinci tedavi şekli, cerrahi bir kesi yapmadan, deriden kesici bir aletle (özel iğneler gibi) girilerek makaranın serbestleştirilmesidir. Bu yöntem kesi yapılmadığı için avantaj sağlıyor gibi görünse de, kapalı bir alanda yapıldığı için sinir yaralanması riskini de beraberinde getirir.
Üçüncü tedavi yöntemi ise en güvenilir ve en iyi sonuç veren açık cerrahi yöntemdir. Makaranın olduğu bölgeye, sadece bu bölge uyuşturularak küçük bir kesi yapılır. Makara direkt olarak görüldükten sonra kesilerek kiriş serbestleştirilir.