Anemi (Kansızlık) Hastalığı

Anemi (Kansızlık)

Kansızlık olarak da bilinen anemi, kandaki alyuvar sayısı ya da hemoglobin düzeyinin hastanın yaşı ve cinsiyetine göre olan normal değerin altına düşmesidir. Bir başka ifadeyle anemi ya da kansızlık kanda kırmızı hücrelerin (alyuvar, eritrosit) içinde bulunan ve oksijen taşımakla görevli olan hemoglobin molekülünün miktarında azalma olmasıdır. Hemoglobin, akciğerlerden dokulara oksijen taşımakla görevli, yapısında demir bulunduran ve kana kırmızı rengini veren bir maddedir. Anemi; esasında yalnızca bir laboratuvar bulgusudur.Ama, her zaman bir hastalığın işaretidir. Demir eksikliği aneminin en sık nedenidir.

Aneminin alyuvarların büyüklüğüne (mikrositer;normalden küçük),(normositer), (makrositer;normalden büyük) ya da oluşma mekanizmasına göre (alyuvarların hızlı parçalanması, yani hemolitik anemi ya da kemik iliğinde alyuvar ya da hemoglobin üretimininbozulması) sınıflanması mümkündür.

Yaş

Tüm yaşlarda görülebilir. Ancak, aneminin altında yatan hastalıklar yaşa göre değişir. Demir eksikliği anemisi en sıklıkla bebeklerde, ergenlik döneminde ve genç bayanlarda izlenir. Bu gruplarda demir eksikliğinin en sık nedenleri hızlı büyüme, uygun ek besinlerin verilmemesi ve adetlerle olan demir kaybının besinle karşılanamamasıdır. Periyodik kan kaybı yanı sıra sık gebelikler de genç bayanlarda demir eksikliği gelişmesini kolaylaştıran durumlardır. Her gebelik yaklaşık 500 ila 1000 miligram demir kaybıyla sonuçlanır. Akdeniz anemisi (talasemi), taşıyıcılık ve benzeri hafif formları dışında hayatın ilk yıllarında teşhis edilir.

Taşıyıcılık durumu ise sıklıkla evlilik öncesi taramalar gibi rutin sağlık incelemeleri ya da başka bir rahatsızlık için yapılan araştırmalar esnasında yapılan kan sayımları neticesinde rastlantısal olarak belirlenir. Erkeklerde ya da menapoz dönemindeki bayanlarda demir eksikliği sıklıkla süreğen kan kaybına işaret eder. Bu kayıp sıklıkla mide-bağırsak sisteminden gerçekleşir ve bazen farkına varılamayan gizli kanamalar şeklindedir. İleri yaşlarda aneminin altından vitamin B12 eksikliği, süreğen iltihabi hastalıklar, kan-lenf sistemi ile ilgili ya da diğer organlarla ilişkili kötü huylu hastalıklar çıkma riski daha yüksektir.

Cinsiyet

Demir eksikliği anemisi adet gören genç bayanlarda sık izlenen bir hastalıktır. Bunun dışında anemi ile sonuçlanan hastalıklarda genellikle belli bir cinsiyet farkı yoktur.

Risk Faktörleri

Anemi sıklıkla; kanama, vücutta alyuvar yapımında azalma, vücutta alyuvar yıkımında artış. En sık görülen anemi çeşidi demir eksikliği anemisidir. Demir

eksikliği anemisinin nedeni çocuklarda sıklıkla diyetle yeterli demir alınmamasına bağlı olarak gelişir. Sık burun kanaması, yoğun adet kanamaları, süreğen ishal, mide-bağırsak sisteminden olan süreğen kan kayıpları varlığında da demir eksikliği sıklıkla görülebilir. Ayrıca bazı ailevi kansızlık yapan nedenler ya da kemik iliğinde kan yapımını azaltan bazı enfeksiyon ya da ilaçlar da anemiye neden olabilir. Bunun yanısıra, genç kadın olmak, sık veya fazla gebelik geçirmek, yoğun adet kanamaları, ergenlik ve bebeklik dönemi de kansızlık açısından riskli dönemlerdir.

Belirti ve Bulgular

Alyuvarların oksijen taşıma kapasitesindeki azalmaya bağlı olarak anemi belirtileri gelişebilir. Sıklıkla hafif şiddetteki anemilerde belirti olmayabilir. Bazı belirti ve bulgular her çeşit kansızlıkta izlenebilirler. Anemili hastalarda görülebilecek belirtiler:

  1. Ciltte, dudaklarda, avuç içlerinde ya da göz kapaklarındaki kılcal damarlarda solukluk
  2. Kalp hızında artış (çarpıntıtaşikardi)
  3. Nefes almada güçlük (dispne)
  4. Yorgunluk
  5. Sersemlik
  6. Baş dönmesi, özellikle ayağa kalkarken
  7. Gözlerde bulanık görme
  8. Huzursuzluk
  9. Sarılık (ciltte ve göz akında sararma)
  10. Karaciğer ya da dalakta büyüme
  11. Büyüme ve gelişmede yavaşlama ya da gecikme
  12. Yara iyileşmesinde gecikme

Dilde ağrı, yanma, çatlaklar, ağız kenarlarında çatlaklar besin faktörlerinin (demir, vitamin B12 ya da folat) eksikliğine bağlı anemilerde izlenebilirler. Ellerde ve ayaklarda uyuşmalar, denge bozuklukları pernisiyöz anemi adı verilen tipi başta olmak üzere vitamin B12 eksikliklerinde izlenebilirler. Ağır demir eksikliklerinde tırnaklarda kaşıklaşma, yutkunmada güçlük ve toprak, kil, buz gibi besin özelliği olmayan maddelerin yenmesi (pika) görülebilir. Hemolitik anemilerde sarılık, idrarda renk değişiklikleri, genç yaşta safra kesesi taşları ve iliğin genişlemesine bağlı olarak yüz kemiklerinde şekil bozuklukları izlenebilir.Doğuştan gelen kansızlıklarda ilerleyen yaşlarda vücutta demir birikimine bağlı karaciğer ve kalp sorunları ve bunlarla ilişkili belirtiler izlenebilir.

Tanı

Anemi belirtileri diğer kan hastalıklarında ya da başka sağlık problemlerinde görülebilecek belirtilerle benzerlik gösterebilir. Anemi tanısı hastanın tıbbi öyküsü ve fizik muayenesine ek olarak, tam kan sayımı ile konulur. Anemi nedenini bulmaya yönelik olarak hastalardan kan demir ve vitamin düzeyleri ya da kanın yapıldığı doku olan kemik iliğinin incelenmesi gerekebilir. Anemi nedenleri yetersiz beslenme, kanamalar, enfeksiyonlar, bazı kalıtsal hastalıklar ve ilaçlar olabilir. Anemi çeşitleri :

  1. Demir eksikliği anemisi
  2. Megaloblastik anemi
  3. Hemolitik anemi
  4. Orak hücreli anemi
  5. Talasemi
  6. Aplastik anemi
  7. süreğen hastalık anemisi
  8. Fizyolojik anemi

Kansızlık bazen rutin sağlık incelemeleri sırasında ya da başka bir hastalıkla ilişkili şikayetlerin tetkik edilmesi sırasında rastlantısal olarak saptanabilir.

CBC”; tam kan sayımı testinin İngilizce kısaltmasıdır (Complete Blood Cell). Anemi olarak değerlendirilen hemoglobin düzeyi yaşa ve cinsiyete göre değişmektedir. Tam kan sayımı referans değerleri için tıklayınız.

Aneminin belirlenmesi uygun tedavi yeterli değildir. Aneminin hangi hastalıklara bağlı olduğunun saptanması mutlaka gereklidir. Bunun için kan testleri, idrar ve dışkı tetkikleri ile bazı hastalarda radyolojik, endoskopik ve jinekolojik incelemeler gerekebilmektedir. Nedeni saptanamayan kansızlık hallerinde kemik iliğinden incelenmek üzere örnek alınması gerekebilmektedir.

Tedavi

Anemi tedavisinde izlenen yol hastanın yaşı, daha önceki tıbbi sorunları, aneminin şiddeti, aneminin tipi ve nedeni ve hastanın ilaç toleransı ve alerjilerine göre değişebilir. Tedavi altta yatan hastalığın düzeltilmesi ve varsa eksik olan besin faktörünün (demirB12 vitamini ya da folat) takviye edilmesi ile yapılır. Düzeltilemeyen ya da yeterli hızda düzeltilemeyecek ağır anemilerde kan transfüzyonu ve kan yapımını uyaran hormonların (eritropoietin) kullanılması söz konusu olabilir. Demir eksikliği ya da vitamin eksikliklerine bağlı gelişen anemilerde demir ya da vitamin içeren ilaçlara ek olarak diyettede değişikliklerin yapılması gerekebilir.

Süreğen hastalıklara ya da enfeksiyonlara bağlı gelişen anemilerde altta yatan hastalığın tedavisi ile aneminin de tedavisi mümkün olmaktadır. Eğer aneminin nedeni alyuvar yıkımındaki artış ise (hemolitik anemi) hasta dalağın çıkarılmasından (splenektomi) yarar görebilir. Aşırı kan kaybına bağlı gelişen anemilerde hastaya kan verilmesi gerekebilir. Eğer aneminin nedeni vücutta alyuvar yapımında azalma ise bu durumda hastaya kemik iliği nakli yapılması uygun tedavi seçimi olabilmektedir.

Seyir

Anemi çocuklarda hem çok sık görülmesi hem de ağır anemilerin çocuğun büyüme ve gelişmesini olumsuz yönde etkilemesi nedeniyle önemli bir sağlık problemidir ve erken tanı ve tedavisi önem taşımaktadır. Aneminin seyri altta yatan hastalığa bağlı olarak değişebilmektedir. Besin faktörlerinin eksikliğine bağlı olarak gelişen anemiler altta malin (kötü) bir hastalık olmadığısürece genellikle çok iyidir. Ancak, özellikle uygun tedavi edilmeyen demir eksikliği anemisi tekrarlayabilmektedir.

 

Yorum yapın