Baş Dönmesi (Vertigo) Nedir?
Hastalar tarafından oldukça zor tanımlanan ve günlük yaşamı çokça güçleştiren bir şikâyettir. Farklı bireyler tarafından “sersem gibi olma hissi”, ” yer sanki altımdan kayıyor”, “dengemi kaybediyor, düşecek gibi oluyorum”, “çevre etrafımda dönüyor” gibi çok farklı tanımlamalar ile anlatılmaya çalışılır. Hastaların hepsi yaşadıkları bu şikâyeti anlatmakta zorlandıklarını ifade ederler. Toplumda “sersem gibi olma” şeklinde yaşanan atak tanımlama sıklığı oldukça yüksek olup aslında bu anlatım çok farklı nedenleri içinde barındırır. Bu durumun baş dönmesine bağlı olup olmadığının anlaşılması önemlidir. Baş dönmesi bağlı olanlar tıp dilinde “vertigo nedenleri ” başlığı altında toplanırlar.
Yaş
Her yaşta olabilir.
Cinsiyet
Nedenlere göre farklılık izlenebilir.
Tanıda hastadan ayrıntılı bilgi alınması, hastanın yaşı, tetikleyici faktörler, başlama şekli, yineleme özellikleri ve şikayetin uzunluğu oldukça yardımcı olur. Nedenler sıklıkla iç kulak veya santral sinir sistemi kaynaklıdır.
Neden olan Faktörler
En sık nedenler kulağın viral enfeksiyonları, iyi gidişli parok–sismal (aralıklı) pozisyonel vertigo ve Meniere hastalığı olsa da aşağıda yer alan has-da olasılıklar arasında düşünülmelidir).
- İç ve orta kulak enfeksiyonları (özellikle viral enfeksiyonlar)
- İyi gidişli paroksismal pozisyonel vertigo: Bu durumda bulantı ve kusmada sıklıkla eşlik eder, şikayet öncesinde hastanın bir viral enfeksiyon geçirme ya da kafa travması hikayesi bulunabilir, günler geçse de dengesizlik yakınması sıklıkla tekrarlayabilir, işitme kaybı olmaz, haftalar aylar içinde kaybolma eğilimi olsa da tekrarlama olasılığı da vardır.
- Santral sinir sistemine ait iskemi: Özelikle yaşlı, yüksek tansiyon, sigara kullanımı, şeker hastalığı, kan yağlarında yükseklik gibi risk faktörü olan bireylerde beynin belirli bölgelerine yeterli oranda kan ulaşmasındaki yetersizlik nedeni ile baş dönmesi ortaya çıkabilir. Bu durumda ağız çevresinde uyuşma, konuşma bozukluğu, kuvvet kaybı, bilinç durumunda kısa süreli değişiklikler gibi nörolojik sisteme ait diğer yakınmalar da eşlik edebilir.
- Meniere hastalığı (işitme kaybı, baş dönmesi, kulak çınlaması şikayetleri olup bunlar ilerleyici olabilir. Atak süreleri saatler ile sınırlı olsa da kalıcı izler bırakabilir.
- Kullanılan bazı ilaçlar
- Sara (Epilepsi) hastalığı (hastadan alınan hikaye ve yakınlarının gözlemleri son derece önemlidir. Özellikle bilinç durumunun kaybının da eşlik ettiği durumlarda ayırıcı tanıda daha önde düşünülür)
- Akustik nörinom (işitme kaybı, baş dönmesi ve kulak çınlaması birlikteliği vardır)
- Nörolojik sistemler ile ilgili olabilecek diğer nedenler (beyincik yerleşimli tümörler, multipl skleroz gibi hastalılar)
- Kafa travması sonrası
Belirti ve Bulgular
Baş dönmesi altta yatan hastalık nedenine bağlı olarak beraberinde bulantı–kusma, kulak çınlaması, kulak ağrısı- akıntısı, işitme kaybı, dengesizlik, düşecek gibi olma, konuşma bozukluğu, yüzde uyuşma, bilinç durumunda bozulma gibi belirtilerle birliktelik gösterebilir.
Tanı
Hastadan alınan bilgiler (ilk ortaya çıkış şekli, atakların süresi, tetikleyici faktörler, eşlik eden diğer yakınmalar) hastanın özgeçmişi, fizik ve nörolojik muayene bulguları son derece önemlidir. Özellikle eşlik eden baş ağrısı, çift görme, konuşma bozukluğu, dengesizlik, ellerin kullanımında hedefe ulaşmada zorlanma gibi yakınmalar varsa beyin kaynaklı hastalıklar üzerinde durulmalıdır. Ayırıcı tanıda hastanın sersemlik hissi olarak tanımladığı yakınmanın tam olarak kavranması önemlidir. Bu nedenle kan basıncı düşüklüğü, kansızlık, panik ataklarda yaşanan aşırı nefes alma hali gibi durumlar da sorgulanmalıdır. Tanı için detaylı sistemik, odyolojik (işitme) ve nörolojik muayene, muayene bulguları doğrultusunda istenebilecek işitme testleri, duruma göre beyin bilgisayarlı tomografi ya da manyetik rezonans görüntüleme testleri, elektroansefalografi kullanılabilir.
Tedavi
Baş dönmesinin nedenine yönelik olarak yapılmalıdır.
Seyir
Nedene bağlı olarak değişir.