Menisküs Yırtıkları

menisküs Menisküs Yırtıkları Nedir, Artroskopik Cerrahi Nedir?

 

Yaş: Genelde gençlerde ve orta yaş grubunda görülür

 

Cinsiyet: Her iki cinsiyette de görülmekle birlikte, erkeklerde daha sık görülür.

 

Risk Faktörleri: Sporcularda, kontrolsüz rotasyonel hareketler sırasında ve osteoar-trite bağlı olarak gelişebilir. Menisküsler şok emici özelliklere sahip, yarım ay şeklinde fibröz kıkırdak dokulardır.

 

Bu dokular dengeyi korurlar ve basıncı eşit yayarak eklemde kayganlığı sağlarlar. Merkezi damarlanmaları yoktur, çevresel kanlanan bölge “Red zone” yani kanlı kısım olarak tanımlanır. Yırtıklarında primer artroskopik tamir başarılı sonuçlar vermektedir. “Menisküs yırtıkları” genellikle direkt veya dolaylı rotasyona bağlı yaralanmalarla oluşur.

 

Şekillerine göre; farklı şekillerde sınıflandırılabilirler [horizontal klivaj, longitüdinal, Bucket-Handle yani kova sapı yırtıklar,radiyal (anterior oblik posterior oblik) ve kompleks yırtıklar].

 

Belirti ve Bulgular:

Menisküs yırtıkları erkeklerde daha çok görülür. Ağrı, şişlik, harekette kısıtlanma başlıca belirtilerdir. Genç yaş grubunda görülen yırtıkların %30’u diğer yaralanmalar (ön çapraz bağ) ile beraberdir.

 

Menisküs dejeneratif yırtıkları daha çok spor hayatı sonrası orta yaş grubu ve sonrası görülür. Ani ön çapraz bağ yaralanması olan hastalarda, iç ve dış menisküs yırtık oranları artar. Süreğen ön çapraz bağ yırtıklarında iç menisküs yırtık oranı artar. Kıkırdak lezyonları bunlara eşlik edebilir.

 

Tanı:

Menisküs yırtığının tanısı daha çok hikaye ve fizik muayeneye dayalıdır. Sporcularda hasta tipik olarak rotasyon sonrası veya hiperfleksiyon (dizin aşırı bükülmesi) sırasında meydana geldiğini belirtir.

Kilitlenme ve/veya takılma, bazen de boşalma en önemli belirtiler olarak tanımlanır. Bunlara kıkırdak hasarları da eklenebilir. Kilitlenme, kova sapı menisküs yırtığının sonucudur ve genellikle erken dönem artroskopik cerrahi (kapalı diz cerrahisi) ile tedavi edilir. Kilitlenme, dizin 30 derecede bükülü kalmasıdır. Bu pozisyon dizin hafif kapalı durumda olması şeklidir. Hasta dizini tam olarak geremez, engel olan kısım, yırtığın sap bölümünün eklem içine kaçıp orayı kilitlenmesi şeklinde tarif edilir.

Ani yaralanmalarda muayene zordur. Sabit konum ve ağrı hekimin muayenesini engeller. Tanıya yardımcı çeşitli muayene yöntemleri mevcuttur. Diz eklem filmi ve gerekirse manyetik rezonans görüntüleme tetkiki tanıda önemlidir.

 

Tedavi: Tedavide artroskopik cerrahi teknik uygulanır.

Genelde hemartroz (eklemin şişmesi), yani eklem içine kanama görülen travmatik dizlerde nedenler şunlardır: Menisküs periferik yırtıkları, ön ve arka çapraz bağ yırtıkları, osteokondral kırıklar ki bunlar çocuklarda travma sonrası sıklıkla görülebilir, eklemi ilgilendiren kırıklar ve travmatik patella (diz kapağı) çıkıkları.

 

Diz travması sonrası diz eklemine genel yaklaşım:

Öncelikle hasta yatar pozisyonda, diz eklemi ekstansiyonda (düz pozisyonda) iken ve hastaya ağrı vermeden muayene yapılır. Eğer diz eklemi kilitli, yani 30 derecede bükülü kalmış, açılmıyorsa zorlamadan MRG ile doğru tanı konur. Travma sonrası kısa sürede oluşan şişlik hemartoz (eklem içi kanama) olarak tanımlanır. Şişlik uzun süreden beri varsa hidrartroz yani eklem sıvısında artma şeklinde isimlendirilir.

 

Ağrılı olan eklemin hareket sınırı, aktif veya pasif olarak değerlendirildikten sonra radyolojik inceleme yapılır ve herhangi bir kırık olup olmadığı araştırılır. Daha sonra, eklem içindeki sıvı boşaltılır. Eklemde kırık olmadığı durumlarda eklem kapsülünün rahatlaması ile ağrı azalır ve hareket sının artar. Yapılan bağ muayenesi sonucunda bandajlar veya yardımcı cihazların uygulanması gereklidir. Daha sonra yapılacak MRG tetkikleri sonucunda cerrahisiz tedavi, rehabilitasyon ya da cerrahi uygulanmalıdır. Özellikle sporcularda, akut durumlarda menisküs cerrahisi, bağ cerrahisi ile aynı anda yapılmalıdır.

 

Artroskopik cerrahi uygulanması gerekli olan başlıca tekniktir. Daha sonra uygulanacak hızlandırılmış rehabilitasyonla birlikte, üç hafta bir çift koltuk değneği ve fonksiyonel dizlikle hastanın hareketi sağlanmalı, daha sonra rehabilitasyona, devam edilmelidir. Toplam altı hafta sonra dizlik çıkarılmalı ve denge egzersizleri artırılmalı, hafif koşulara başlanmalıdır.

 

Menisküs ve bağ cerrahisinin beraber olduğu olgularda ortalama dokuz ay sonra spora dönüş sağlanmalıdır. Kıkırdak hasarı ve bağ sorunu olmayan kısmi menisküs yaralanma ve cerrahilerinden sonra üç haftada sportif hayata dönüş sağlanabilir.

 

Seyir:

Özellikle, sporcularda yetersiz menisküs yırtık tedavisi osteoartrit (kireçlenme) gelişmesinde önemli bir etken teşkil eder. Bu nedenle, menisküs dokularının korunması, gereğinde çevresel tamirlerin yapılması gerekmektedir. Tüm cerrahi girişimlerin artroskopik yapılması seyri iyi yönde etkilemektedir.

 

Yorum yapın