Beyin Tümörleri
Beyin tümörleri çocukluk çağında en sık görülen ikinci tümördür, erişkinde görülme sıklığı azalır. Erişkinde metastatik (vücudun başka bölgesinden beyine sıçrayan) tümörler beynin kendi dokusundan kaynaklanan tümörlerden daha sık görülür.
Beynin kendi dokusundan kaynaklanan tümörler, Dünya Sağlık Örgütüne göre 4 dereceye ayrılır. Bu sınıflamada derece 1 ve 2 iyi; derece 3 ve 4 kötü huylu olarak düşünülür. Beyin dokusundan kaynaklanan nöroepitelyal tümörler (astrositom, oligodendrogliom, ependimom, glioblastoma multiforme, medulloblastom, nöron kaynaklı tümörler; beyin zarlarından kaynaklanan tümörler (meningiom), başka yerden beyne gelen sıçrayan tümörler (metastaz) olarak sınıflandırılırlar. Ancak beynin kendi dokusundan kaynaklanan tümörler vücudun diğer tümörlerinden farklı davranırlar. Beyin dokusundan kaynaklanan tümörler başka organlara yayılım ve sıçrama göstermezler, tüm beyin dokusuna beyin hücreleri arasında ilerleyerek yayılırlar.
Sadece beynin kendi dokusundan yüze yakın ayrı tipte tümör köken alabilir; yeni gelişen moleküler ve genetik tanı yöntemleri ile bu tümörlerin her birinin farklı hızda çoğalma, büyüme, beyin dokusunda yayılma, cerrahi ve diğer tedavilere yanıt verme özelliği olduğu görülmüştür.
Belirti ve Bulgular
Tümörün büyüme hızı ve kötü huylu olmasının yanı sıra beyinde hangi bölgede yerleşmiş olduğu ve hangi nörolojik kayba neden olduğu da önemlidir. Kafatası içinde belli hacmin üzerinde büyüyen tümörler beyin dokusunu sıkıştırabilirler.
Tümörün yerleştiği ve sıkıştırdığı beyin dokusuna göre belirti ve bulgular değişebilir; tümörün yerleştiği yerin karşı tarafında (tümör sağ beyinde yerleşmiş ise vücudun sol tarafında) kuvvetsizlik, görme kaybı, uyuşukluk ve his kaybı, konuşma bozuklukları, kişilik değişikliği, dengesizlik, hafıza bozuklukları olabilir. Baş ağrısı beyin tümörlerinin nadir bir belirtisidir. Bir başka deyişle, baş ağrısı ile gelen bir hastada beyin tümörü bulunması diğer baş ağrısı nedeni olabilecek hastalıklardan çok daha sonra gelmektedir.
Yerleşim yeri hipofiz bez ve hipotalamus içinde ve komşuluğunda ise hormon bozuklukları görülebilir. Hastalar nöbet geçirebilir, bilinç bulanıklığı ve kaybı olabilir, bulantı ve kusma olabilir. Sinir tutulumuna bağlı göz hareketlerinde bozukluk, yüzde duyu kaybı, yutma bozukluğu olabilir. En ileri safhada ise beynin ana merkezinin sıkışması ve kan dolaşımının bozulması sonrası bilinç kaybı ve koma görülebilir.
Tanı
Günümüzde tanı bilgisayarlı beyin tomografisi (BT) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ile konulmaktadır. Pek çok iyi kanlanan ve çevre beyin dokusunda kan-beyin bariyerini bozan tümör opaklı (görüntü sağlamak amacıyla ve-
rilen özel ilaçlar) maddelerin damar içine verilmesinden sonra hem BT’de hem de daha parlak görülebilmektedir. Ancak düşük dereceli ve beyin içinde yayılarak büyüyen tümörlerin bu yolla ayırımı güç olabilir. Yeni MRG teknikleri ile felç, enfeksiyon, yangı, travma, dejeneratif ve bağışık sistemini etkileyen hastalıklardan ayırt etmek günümüzde daha kolaydır.
Tedavi
Tümöre eşlik eden ödem (beyin dokusunda şişlik) mevcutsa kortizon tedavisi (deksametazon) başlanabilir. Genellikle nöbeti önlemek için de ilaç tedavisi başlanır. Cerrahi tedavi hem tümör dokusunu uzaklaştırmak hem de doku tanısı elde etmek için gereklidir. Tümörün yerleşimine, büyüklüğüne, tipine, bası etkisine, iyi ya da kötü huylu oluşuna, cerrahi için uygun sının olup olmamasına göre cerrahi tedavi planlanır. Kötü huylu olduğu belirlenen tümörlere radyoterapi (ışın tedavisi) uygulanır. Kemoterapi (İlaç tedavisi) de günümüzde beyin tümörleri için iyi bir seçenek ve tedavi yöntemidir.
Kemoterapi; kötü huylu tümörlere ve özellikle oligodendroglial içeriği olan düşük dereceli tümörlere etkin olmaktadır.
Seyir
Her bir tümör tipi için ayrı değerlendirme gerekir, beyin tümörlerinde yaşam süresini tümörün derecesi kadar tümörün yerleşimi ve hastanın genel ve nörolojik durumu belirler. Genel anlamda meningiomlar ve derece 1 tümörler cerrahi ile tam çıkarılırsa ek sorun oluşturmazlar. Derece 2 tümörler astrositik veya oligodendroglial içeriğine göre genellikle 7-10 yıl civarında yaşam süresi beklenebilir. Derece 3 tümörler 3-5 yıl, glioblastoma multiforme 12 ay civarında yaşam beklentisine sahiptir. Metastazlar ise ana hastalık kaynağına göre değerlendirilmelidir. Çocukluk çağı medullablastomunda 5 yıllık yaşam %40-70 hastada görülmektedir.