HIV RNA (HIV Viral Yük,AIDS)

Klinik kullanımı : AIDS’in ilerlemesini kontrol eden ve kandaki HIV viral yükünü ölçmek ve miktarını belirlemek için kullanılan bir testtir. Klinik ve diğer laboratuar bulguları ile beraber prognozun belirlenmesinde ve tedavi takibinde kullanılır. Hastanın antiviral tedaviye cevabını diğer testlerden hatta CD4 T hücre sayımından bile daha doğru veren testtir. Ayrıca viral yük hastanın yaşam süresini … Devamını oku

HIV Nükleik Asit Testleri (HIV-1 Proviral DNA,HIV-1 Proviral RNA)

Klinik kullanımı : Nükleik asitleri (proviral DNA veya RNA) saptamayı amaçlayan en hassas HIV enfeksiyonunu tanıma testidir. Viral yük miktarının tayini içinde kullanılır. Pencere döneminin tanısında yararlıdır. ELİSA ve Western Blot gibi serolojik testler HIV‘e karşı oluşan antikorları saptadığından bu testlerin tanıdaki değerleri sınırlıdır. PCR ile HIV- 1’in doğrudan saptanması gerekir.Yeni doğanlarda ve yüksek riskli … Devamını oku

HIV Antikor Testleri (HIV-1/HIV-2 Antikoru,T-Lenfotropik Virüs, TipIII (HTLV-III))

Klinik kullanımı : AIDS’e neden olan HIV virüsünün tespitinde kullanılır. İki tip HIV virüsü vardır; Tip I ve Tip II. Tip I çoğunlukla Amerika Birleşik Devletleri ve Batı Avrupa’da, Tip II ise Batı Afrika ülkelerinde yaygındır. HIV ile karşılaştıktan 6-12. haftadan önce pozitifliği saptanamaz. Genellikle 6-12. aydan sonra pozitifleşir. AIDS geliştikten sonra, hastalığın son evrelerinde … Devamını oku

HIV Antijen Testi (HIV p24Ag)

Klinik kullanımı : HIV enfeksiyonunda en yaygın core ilişkili viral protein olan p24 proteinini saptamakta kullanılır. Özellikle “pencere döneminde” HIV tanısı için kullanılır. Çok hassas bir testtir, 10 pg/mL miktarındaki antijen saptanabilir. Antikor oluşumundan önce antijenemi geliştiğinden şüpheli temastan 3 hafta sonra kullanılabilir. Negatif ve pozitif sonuçlar dikkatlice değerlendirilmelidir. Pozitif sonuçlar, Western blot ve PCR … Devamını oku

Beta-2 Mikroglobulin

Klinik kullanımı : Beta-2 mikroglobulin nükleuslu hücrelerin membranında bulunan düşük molekül ağırlıklı bir proteindir. Özellikle tümör hücreleri ve lenfositler tarafından kana salınmaktadır. Küçük boyutu nedeniyle glomerüler membrandan geçebilir. Fakat normalde %1’den daha az atılır. Bunun nedeni de proksimal tübüllerdeki reabsorbsiyonudur. Özellikle renal transplantlı hastaların takibinde kullanışlıdır. Referans değerler Serum: 1,1- 2,4 mg/L İdrar: 0- 160 … Devamını oku